Küçük Heyecanlarla Başladı Her Şey
Küçük heyecanlarla başladı her şey
Aslında kendimi bir uçurumdan atmak üzereydim
O yüzden belki gözlerin bu kadar derin gelmiştir
Dağ başından çığıl çığıl akan bir su
Dişlerimin arasında buz kesmiş sözlerim
Ve ben hep bir yanı karanlık kalmış aşklara hamileydim
Her şeyin eskisi gibi kalmasına razı olduğumuz anlarda
Eskisinin ne kadar tatsız olduğunu bilirken üstelik
Tam o anlardan birinde sana çarptı yüreğim
Belki yine gelirim diyerek gittiğin gün beni öldürdün
Oysa ben zaten gelmeseydin ölecektim
Yüreğime ümit tohumları serpilmiş bir cam kenarı koltuğu gibiyim
Her geçene sen misin diye bakıyorum
40 yıl geçmiş üstünden gelmemişsin
Ben hala seni bekliyorum
Sonra gittikçe azalıyor sesler
Zaman etrafımda hep bir şeyleri değiştiriyor
Sarmaşık bütün duvarları kaplamış
Yanımda çalışanlar bile ayrılmış
Gönlüm örümcek ağı sarılı gözlerim de galiba bağlı
Yoksa insan kendi ömrüne bu kadar kör kalabilir mi?
Senin bu kapının önüne çıkar çıkmaz belki de unuttuğun ben
Gözlerindeki o derin uçurumdan bırakmak için kendimi
Bunca yıldır bu cam kenarında bekliyorum
Birileri seviyor bu arada beni birileri gidiyor…
Bilmiyorum!
Tek bildiğim; ben bir uçurumdan atacaktım kendimi
Keşke gelmeseydin
Şimdi ecel gibi gözlerini bekleyerek ölüyorum…
Candan Ünal